Bunun üzerine kadın, kendisine arkadaş olması için dağda yaralı olarak
bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başladı.
Gelincik kadının yanından bir an bile ayrılmazdı. Her ne kadar evcil
bir hayvan olmasa da, oldukça uysallaşmıştı.
Birkaç ay sonra kadının çocuğu doğdu. Tek başına tüm zorluklara göğüs
germek ve yavrusuna bakmak oldukça zordu.
Günler geçti. Kadın bir gün birkaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak
ve yavrusunu evde bırakmak zorunda kaldı.
Gelincikle bebek evde yalnız kalmışlardı. Aradan biraz zaman geçti ve
anne eve geldi.
Gelinciği ve kanlı ağzını gördü. Anne çıldırmışçasına gelinciğe
saldırdı ve oracıkta öldürdü hayvanı.
Tam o sırada içerdeki odadan bir bebek sesi duyuldu. Anne odaya yöneldi
ve odada beşiği, beşiğin içindeki bebeği ve bebeğin yanında duran parçalanmış
yılanı gördü.
Alıntıdır.
----------
Duyduklarımız
birer görüştür, gerçek değil. Gördüklerimiz bakış açısıdır, hakikat değil!
(Marcus Aurelius)
0 yorum:
Yorum Gönder